Karadeniz’den
Marmara’ya durmadan akan sulara şahitlik yapan Zarif Mustafa Paşa Yalısı, II.
Mahmud’un kahvecisi Kani Bey tarafından 1800’lerde satın alınmış. İlk
yapıldığında Harem, Selamlık ve Kayıkhane bölümlerinden oluşan ve bugünkünden
üç kat daha büyük olan yalı, 1848 yılında Zarif Mustafa Paşa’nın mülkiyetine
geçmiş. 1992’ye kadar aynı ailenin fertleri tarafından kullanılmış. Yalı eski
bir Bizans manastırının kalıntıları üzerinde yer aldığından Ayazma (Kutsal Su
Kaynağı) halen binanın bahçesinde bulunuyor. Paşa’nın damadı Sadık Bey,
kayınpederinin sürekli verdiği ziyafetlerden sıkılınca Selamlık ve Kayıkhane
olan bölümü satın alıp araya da kocaman bir duvar ördürmüş. Aile Şeyh Talat
Efendi’nin akrabasıymış. Sadık Bey’in oğlu Osmanlı mebusu Mehmet Esat Bey
yalıda bulunan Hz. Muhammed’in sakalına (Sakal-ı Şerif) ait bir teli Anadolu
Hisarı’ndaki Fatih Camii’ne hediye etmiş. Bundan sonra halk yalıyı “Esat Bey
Yalısı” olarak adlandırmış. Binanın cihannüması Sakal-ı Şerif’i muhafaza etmek için
kullanılmış. 1926’da yalı sakinlerinden Sadiye Hanım’ın düğünü nedeniyle bakımı
yapılan bina sarıya boyanınca adı “Sarı Yalı” ya çıkmış. Kurtuluş Savaşı
sırasında İstanbul’u İngilizler işgal edince Esat Bey’in oğulları yalıyı
Anadolu’ya silah ve mühimmat göndermek için kullanmışlar. Yalının Harem kısmı
da İngilizler askerleri için kullanılır kaygısıyla sahipleri tarafından
yıktırılmış. Yalı 2000 yılından beri burada oturmakta olan başka bir ailenin
mülkiyetinde. Aile Türkiye’nin tanıtımına katkıda bulunmak için elinden geleni
yapıyor. Evin zarif hanımefendisi Colin Powell, Oprah Winfrey, Madeleine
Albright ve Rus Grand Düşesi Maria Vladimirovna Romanova gibi önemli
misafirleri yalıda ağırlıyor. Yalıda bulunan tarihi Türk hamamı güzel bir
mermer işçiliğine sahip ve orijinal haliyle muhafaza edilmiş. Binadaki en
önemli kısımlardan biri de kadınların deniz hamamı olarak kullandıkları yer.
Bunu evin içindeki kapalı bir havuz olarak düşünün. Mahremiyet dolayısıyla
geçmişte denize giremeyen kadınlar evin içindeki bu havuzda yüzerlermiş. Şu
anda Kahve Odası olarak kullanılan bu yerin camla kaplı zemininin altında
balıklar yüzüyor! Günümüzde akvaryum olan bu havuzun filtre edilmiş suyu
Boğaz’dan geliyor.
17’inci yüzyılın sonu veya 18’inci yüzyılın başında
inşaa edildiği tahmin edilen Zarif Mustafa Paşa Yalısı harem, selamlık ve
Mehtabiye Köşkü olmak üzere üç ayrı bölümden meydana geliyor. Mehtabiye
Köşkü’nün bir bölümü günümüze gelebilmiş ve bu bölüm çeşitli onarımlar nedeni
ile özelliğini büyük ölçüde yitirmiş. Haremin bir kısmı 1918-1919 yıllarında
yıkılmış, kalan bölümüne de 1971 yılında bir gemi çarpmış ve böylece harem
bölümü günümüze gelememiş. Günümüze yalnızca selamlık kısmı gelmiş.
Toplam 1.921 metrekare arsası bulunan yalının
bugünkü sahibi ise Demsa’nın sahibi Demet Sabancı Çetindoğan. Yalıyı 2000
yılının kasım ayında satın alan Sabancı, restorasyon yaptırmış ve yalının
değerine değer katmış.
Hale Tan
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder